The Verdict


Sizlere efsane Yönetmenlerden Sidney Lumet'in bir filmini tanıtmak istiyorum. Film , 1982 yılından. Bu filmi 5-6 senedir izlemek ve bulmak için arıyordum , sonunda buna dün erişebildim. Film , önceki yaptım kağıt üzerindeki araştırmada zaten dikkatimi çekiyordu. Çok sevdiğim ve sinema tarihinin en önemli iki oyuncusu bu filmde yer alıyordu. Paul Newman ve James Mason. Paul Newman'ı tanımayan yoktur. Mason ise , gençler biraz zorluk çekebilir ama araştırıp bakarlarsa , Newman dan bile belki büyük olduğunu görebilirler. Anlatmak için neden bu filmi seçtim. Öyle bir film ki , bir insanı bu kadar etkileyen , bir çok şey anlatan ve hayatın gerçek kesitini bizlere sunan bir film. Filmin ana teması , Bir avukatın hayatı , aslında her ne kadar böyle gözüksede değil. Başarısız ve dağınık bir Avukat ( Newman ) , çok önemli bir dava üzerinde çalışmaktadır. James Mason ise , onun karşısında bulunan Avukattır ve daha kariyeri güçlü bir isimdir. Newman'a 2 kez para teklif ederler ki bu davadan çekilsin diye ama Newman çekilmez. Ona , kaybedeceksin, kariyerin kötü derler ama o gece gündüz çalışır , dava üzerinde ki tanıkları bulup çıkartır. Her ne kadar çok zorlansada , bu dava süresince bir bar da tanıştığı kendi gibi bekar olan bir bayanla birlikte olmaya başlar. Fakat bu birliktelik de fazla uzun sürmeyecek , ve kadın'ın , karşı tarafın casusu , Mason'un adamı olduğu ortaya çıkacaktır ve bu Newman'ı çok üzer. Uzun süren bir savaşın ardından Newman , kaybedildiği denilen davayı kazanarak herkesce şok haber olarak karşılanır. Bir ilki başarmıştır.

Diyeceksiniz ki , klasik bir dava filmi , tüm 2 saat boyunca mahkeme de geçen filmlerden sıkıldık. İyi ya , bu film de mahkemede geçmiyor işte , güzelliğide burada zaten. Mahkeme de geçen dakika sayısı toplasanız 30 dakikayı geçmez. Güzelliğide burada zaten. Sidney Lumet , mahkeme dışında, ne gibi pislik işlerin döndüğünü bizlere çok güzel bir şekilde gösterirken , hayattan kopmuş , dağınık bir Avukatın , eline önemli bir davayı almasıyla nasıl çırpındığını ve hayatta kaldığını çok değişik ve etkileyici bir şekilde anlatıyor. Lumet'in Yönetmenlik anlayışı , çekimleri , diyalogları , bu ağır gibi gözüken filmi , bu dram filmi , aniden gerilimleştirebiliyor. Gerilimleştirebildiği gibi , etkileyici bir gizem katıyor ve durağanlıktan bizleri ağır bir şekilde götürüyor. Sinema tarihinin her ne kadar bilinmeyen , meşhur olmayan bu filmi , 2 dev usta oyuncunun , ve bir de sürpiz bir komedyen oyununcunun katılımıyla ve tabii ki Lumet'in usta dehasıyla muhteşem bir film ortaya çıkıyor. The Veridict...Lumet'e buradan tekrardan teşekkürlerimi sunuyorum...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder